Rekabet Kurumu dijital platformlar soruşturması, Türkiye’de dijital yayıncılık sektöründe önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor. Kurum, dijital film ve dizi platformlarına yönelik yaptığı ön araştırmanın ardından, 6 büyük platform hakkında resmi soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında Netflix, Disney+, Exxen, BluTV, Amazon ve Gain gibi sektörde önemli yer tutan markalar yer alıyor.
Soruşturmanın temelinde, bu platformların yapımcılar, içerik sağlayıcılar ve oyuncularla imzaladığı münhasır anlaşmaların rekabeti ihlal edip etmediği yer alıyor. Özellikle Netflix’in içerik üreticileriyle kurduğu ilişkiler ve sektördeki “hakim durumunu” nasıl kullandığı da mercek altına alınmış durumda.
Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. ve 6. maddelerinin ihlal edilip edilmediğini anlamak amacıyla başlatılan inceleme, dijital içerik üretimi ve dağıtımı alanındaki dinamiklerin yeniden şekillenmesine yol açabilir. Türkiye’de dijital yayıncılığın hızla büyüdüğü bir dönemde bu soruşturma, içerik üreticileri kadar izleyicileri de yakından ilgilendiriyor.
Peki, soruşturma kimleri kapsıyor? Gerekçeler ne? Ve bu gelişme sektörü nasıl etkileyecek?
Hangi Platformlar İncelemede?
Rekabet Kurumu’nun 27 Şubat 2025 tarihli toplantısında alınan kararla birlikte soruşturma açılan platformlar şunlar:
-
Netflix (Los Gatos Turkey ve bağlı şirketler)
-
Disney+ (The Walt Disney Company Medya ve bağlı yayıncılık şirketleri)
-
Amazon Prime Video (Türkiye ve yurtdışı iştirakleri dahil olmak üzere)
-
Exxen
-
BluTV
-
Gain
Bu platformların tamamı, Türkiye’de abonelik temelli isteğe bağlı video hizmeti (SVOD – Subscription Video on Demand) sunuyor. Kurum, bu hizmetlerin içerik sahipleriyle ve yetenek kadrosuyla olan sözleşmelerinde rekabeti ihlal edebilecek maddeler olup olmadığını tespit etmeye çalışıyor.
Özellikle Netflix’e odaklanan bölümde; orijinal içeriklerde tercih edilen oyuncular, yapımcılarla yapılan anlaşmalarda sağlanan ayrıcalıklar ve bağımsız yapımların sistematik olarak geri planda bırakılıp bırakılmadığı gibi detaylar sorgulanıyor.
Soruşturmanın Gerekçesi Ne?
Soruşturmanın odaklandığı iki ana yasal dayanak var:
-
4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi: Rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar, kararlar ve uygulamalar
-
4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi: Hakim durumun kötüye kullanılması
Rekabet Kurumu, dijital yayın platformlarının aşağıdaki eylemleri gerçekleştirmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor:
-
Yapımcılara ve içerik sahiplerine yönelik münhasırlık şartları sunulması
-
Oyuncular, yönetmenler ve senaristlerle yapılan sözleşmelerde rekabeti engelleyici hükümler
-
Kendi orijinal içeriklerinin bağımsız yapımlar aleyhine önceliklendirilmesi
-
İçeriklerin satın alım süreçlerinde ayrımcı uygulamalar
Bu iddialar, özellikle içerik üreticilerinin platformlara olan bağımlılığını artırabilecek ve sektördeki dengeyi bozabilecek türden. Kurum, bu ilişkilerin “hakim durumun kötüye kullanılması” anlamına gelip gelmediğini inceleyecek.
Ayrıca soruşturmanın sadece içerik sağlayıcıları değil, oyuncular, senaristler ve yönetmenler gibi yetenek kadrosunu da kapsaması dikkat çekici. Bu da dijital platformların içerik oluşturma sürecine olan etkilerinin ne denli derin olduğunu gösteriyor.
Sektör İçin Ne Anlama Geliyor?
Rekabet Kurumu’nun başlattığı bu soruşturma, dijital içerik üretimi ve dağıtımı alanında önemli bir paradigma değişiminin habercisi olabilir. Son yıllarda özellikle Netflix ve Disney+ gibi platformlar, Türkiye’de hem orijinal içerik yatırımları hem de kullanıcı sayısı açısından büyük ilerleme kaydetti.
Ancak bu hızlı büyüme, yerli yapımcıların ve bağımsız projelerin rekabet şansını azaltıyor olabilir. Özellikle münhasırlık anlaşmaları, farklı platformlarda yer alma ihtimalini ortadan kaldırarak içerik sahiplerinin seçeneklerini daraltıyor.
Soruşturma sonunda Rekabet Kurumu, şirketlere ceza verebileceği gibi, sözleşmelerin yeniden düzenlenmesini veya bazı anlaşmaların sona erdirilmesini de talep edebilir. Bu da dijital içerik ekosistemini daha adil ve çok sesli hale getirebilir.
Ayrıca içeriklerin daha fazla platformda erişilebilir hale gelmesi, kullanıcılar açısından da olumlu bir gelişme olabilir. Bu durum, dijital yayıncılıkta fiyat rekabetini tetikleyebilir ve içerik çeşitliliğini artırabilir.
Benzer içerikler için buraya tıklayın.