Kapadokya Turizmi Uyarı Veriyor: Plansız Büyüme Sürdürülebilirliği Tehdit Ediyor

Kapadokya Turizmi

Türkiye’nin en özel turizm destinasyonlarından biri olan Kapadokya, 2025 turizm sezonuna dair karışık sinyaller veriyor. Kapadokya Alanı Turizm Yatırımcıları Derneği (KAPYAD) tarafından yapılan açıklamalarda, mevcut sezonun beklentilerin altında kaldığı, doluluk oranlarında düşüş yaşandığı ve plansız büyümenin bölge turizmi için ciddi riskler oluşturduğu vurgulanıyor.

KAPYAD Başkanı Ömer Tosun, özellikle son beş yılda konaklama alanlarında yaşanan kontrolsüz artışın hem kaliteyi düşürdüğünü hem de sürdürülebilir turizme zarar verdiğini ifade ediyor. Bölgenin dünya çapında kazandığı prestijin korunması için stratejik yatırımların şart olduğunu belirten sektör temsilcileri, arkeoloji, gastronomi ve kültür eksenli gelişim vurgusu yapıyor.

Plansız Konaklama Artışı Kapadokya’yı Zorluyor

Bölgede son yıllarda turizme açılan küçük oteller, Airbnb tarzı kısa süreli kiralamalar ve plansız yatırımlar, bölgenin konaklama altyapısını talebe göre orantısız biçimde genişletti. Halihazırda bölgede 871 adet bakanlık belgeli tesis bulunduğunu belirten Tosun, bu rakamın taleple uyumlu olmaktan uzak olduğunu ve kaliteyi tehdit ettiğini söylüyor.

Bu yapılaşmanın büyük bölümünün turizm yerine konut alanı olarak planlanan bölgelerde gerçekleştiği dikkat çekiyor. Bu durum, otel doluluklarını düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda bölge turizminin genel algısını da olumsuz etkiliyor.

“Bölgeye özgü mimari, hizmet kalitesi ve misafir deneyimi gibi değerleri koruyamazsak, Kapadokya’nın uluslararası marka değerini riske atarız.”
– Ömer Tosun, KAPYAD Başkanı

Kapadokya Turizm Potansiyeli: Hedef 5 Milyar Dolar

Kapadokya Üniversitesi’nin verilerine göre, bölge 2024 yılında 2 milyar 61 milyon dolar turizm geliri elde etti. 2025 için ise bu rakamın 2 milyar 367 milyon dolar seviyesine çıkması öngörülüyor. Ancak KAPYAD’a göre doğru adımlarla bu rakam 5 milyar dolara kadar çıkarılabilir.

Bölgede ortalama geceleme süresi şu anda 1,8 gece olarak ölçülüyor. Bu sürenin 2,5 geceye çıkarılması, doluluk oranlarında %40’lık bir artış ve gelirde önemli bir sıçrama sağlayabilir. Tosun, düşük doluluklara rağmen elde edilen gelirin potansiyelin çok daha üzerinde olduğunu belirterek, “Kapadokya iyi yönetilirse, dünyadaki benzer destinasyonlarla rahatlıkla rekabet edebilir,” diyor.

Gastronomi ve Arkeoloji Kapadokya’nın Yeni Yüzü Olmalı

Bölgenin 2026 yılında Michelin Rehberi’ne dahil edilmesi, bölgenin gastronomi alanındaki yükselişinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Tosun’a göre bu gelişme, bölgenin yalnızca doğal güzellikleriyle değil, gastronomik kimliğiyle de uluslararası tanıtımda yer almasını sağlayacak.

Ancak gastronominin desteklenmesi için yapılması gerekenler var:

  • Nitelikli restoran yatırımları

  • Yerel malzemeye dayalı sürdürülebilir mutfaklar

  • Kültürel yemek festivalleri

  • Michelin yıldızına layık konsept geliştirme çalışmaları

Bunun yanında arkeolojik alanlar da Kapadokya’nın turizm çeşitliliği açısından ciddi bir fırsat sunuyor. Özellikle Ürgüp’ün Şahinefendi köyündeki Sobesos Antik Kenti kazılarının 22 yıl aradan sonra yeniden başlaması, bu potansiyelin farkına varıldığının işareti. Tosun, bu kazının Cumhurbaşkanlığı Arkeoloji Kazısı statüsüne dönüşeceğini belirtiyor.

Altyapı ve Ulaşım: Kalıcılık İçin Gerekli Hamleler

Bölgenin turistik cazibesini koruyabilmesi için yalnızca tesis yatırımı değil, altyapı ve ulaşım alanında da gelişim gerekiyor. Özellikle Bodrum ve Dalaman gibi yazlık bölgelerle direkt uçuşların başlatılması, bölgeyi kısa süreli tatiller için daha cazip hâle getirebilir.

Bölgenin daha fazla misafiri daha uzun süre ağırlayabilmesi için öne çıkan öneriler:

  • Uluslararası standartlarda arkeoloji müzesi kurulması

  • Kültürel etkinlik ve festivallerin artırılması

  • Wellness ve sağlık turizmine yönelik yeni yatırımlar

  • Aziz George’un bölgedeki tarihî öneminin tanıtıma dahil edilmesi

Kapadokya İçin Gelecek Vizyonu

Bölge artık sadece sıcak hava balonları ve kaya otelleriyle değil, kültür, tarih ve gastronomi ile de hatırlanmak istiyor. Bölgedeki yatırımcılar, sadece fiziksel büyümenin değil, nitelikli gelişmenin önemli olduğunu vurguluyor.

KAPYAD yakın zamanda, Kapadokya Arkeoloji Müzesi ve Aziz George Kültürel Tanıtım Projesi gibi dosyaları ilgili kurumlarla paylaşacak. Bu projelerin bölge turizmine sürdürülebilir, kültürel ve ekonomik katkı sağlayacağı düşünülüyor.

Benzer içerikler için tıklayın.

Önceki Yazı

Atlassian İşten Çıkarma Krizi: 150 Kişiye Videoyla Veda!

Sonraki Yazı

Rahat Rai’nin Sürdürülebilir Tasarım Manifestosu : Ev Tozundan Terliğe