Mavi Atlas, deniz ekosistemlerini koruma mücadelesinde atılmış kritik bir dijital adım olarak öne çıkıyor. Anadolu Efes ve Deniz Yaşamını Koruma Derneği (DYKD) iş birliğiyle hayata geçen uygulama, deniz canlılarının konum ve görsellerle kaydedildiği, uzman onaylı bir veri tabanı sunuyor.
Denizlerin giderek artan çevresel tehditlerle karşı karşıya olduğu günümüzde, doğa ile insan arasındaki bağı güçlendiren araçlara duyulan ihtiyaç artıyor. WWF’in “2024 Yaşayan Gezegen Raporu”na göre deniz canlılarının popülasyonu son 50 yılda ortalama %56 azaldı. Bu çarpıcı veri, Mavi Atlas gibi projelerin yalnızca faydalı değil, hayati olduğunu da gösteriyor.
Uygulama, profesyonel dalgıçların yanı sıra amatör deniz tutkunlarına da açık. Kullanıcılar, gözlemledikleri canlıları konum bilgisi ve görsellerle sisteme ekleyerek, dijital su altı haritasının oluşmasına katkı sağlayabiliyor. Uzmanlar bu verileri analiz ederek, bilimsel çalışmalara yön verecek çıktılar üretiyor.
Mavi Atlas, yalnızca bir teknolojik çözüm değil; aynı zamanda kolektif bir ekolojik hafıza ve sürdürülebilir geleceğe yönelik toplumsal bir çağrı. Anadolu Efes’in sürdürülebilirlik vizyonunun somut bir yansıması olan bu uygulama, 2022’de başlatılan “Denize +1 Nefes” projesinin dördüncü fazını oluşturuyor.
Vatandaş Katılımıyla Oluşan Dijital Deniz Güncesi
Mavi Atlas, Türkiye’nin ilk dijital su altı biyoçeşitlilik haritası olmasının yanı sıra, aktif vatandaş katılımını da merkeze alıyor. Profesyonel ekiplerin yanı sıra amatör deniz severlerin katkısıyla oluşan bu dijital yapı, deniz yaşamını belgelemeyi kolektif bir deneyime dönüştürüyor.
Kullanıcılar uygulama üzerinden gözlemledikleri canlı türlerini, konum bilgileri ve görsellerle birlikte sisteme kaydediyor. Sahadan gelen veriler, uzmanlar tarafından doğrulandıktan sonra sistemde yerini alıyor. Böylece uygulama, bilimsel bir kaynak işlevi görmenin ötesinde, herkesin deniz yaşamını tanımasına ve koruma sürecine dahil olmasına olanak tanıyor.
Bunun yanı sıra uygulama, kullanıcılarına bilgi sunan bir eğitim aracı işlevi de görüyor. Deniz canlılarına dair detaylı bilgiler, fotoğraflar ve açıklamalar sayesinde bireyler yalnızca kayıt yapmakla kalmıyor; aynı zamanda farkındalıklarını da artırıyor.
Bu sayede Mavi Atlas, ekosistem bilincini artıran, katılımcı bir doğa koruma modelinin örneğini sunuyor. Her kullanıcı, denizlerin gönüllü bir koruyucusu hâline gelirken, oluşan veri tabanı da yeni deniz koruma alanlarının belirlenmesine katkı sağlıyor.
“Sadece Bilimsel Değil, Kültürel Bir Sorumluluk”
Anadolu Efes Bira Grubu Başkanı ve CEO’su Onur Altürk, uygulamayla ilgili yaptığı açıklamada, doğayla kurulan ilişkinin önemini vurgulayarak şunları söyledi:
“Bu yalnızca bir bilimsel veri projesi değil; doğayla kurduğumuz ilişkiyi yeniden tanımlamak için bir yolculuk, kolektif hafıza ve hepimize yöneltilmiş bir çağrıdır.”
Altürk’e göre, 56 yıllık geçmişe sahip Anadolu Efes, faaliyet gösterdiği 70’ten fazla ülkede çevresel sürdürülebilirliği önceliklendiriyor. Mavi Atlas da bu vizyonun çevresel ve toplumsal etkisi güçlü bir örneği olarak dikkat çekiyor.
DYKD Başkanı Volkan Narcı ise denizlerdeki canlı popülasyonunun düşüşüne dikkat çekiyor:
“Yalnızca Akdeniz’e baktığımızda bile son 50 yılda toplam balık popülasyonunun yüzde 34 azaldığını görüyoruz.”
Narcı’ya göre Mavi Atlas, dijital kayıtlarla deniz yaşamını korumaya çalışan bilimsel bir araç olmanın ötesinde, doğayı birlikte izleme ve kolektif olarak sahiplenme arzusunun da bir yansıması.
Deniz ekosistemlerini korumak için bugüne kadar mercan nakli, su altı ses kayıtları ve izleme sistemleri gibi öncü çalışmalar yürüten Denize +1 Nefes projesi, Mavi Atlas ile daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyor.
Mavi Atlas ile Denizlere +1 Nefes
Mavi Atlas, denizlerin karşı karşıya olduğu krizlere karşı dijital, katılımcı ve bilim temelli bir yanıt sunuyor. Anadolu Efes ve DYKD ortaklığında geliştirilen bu uygulama, yalnızca bilim insanlarının değil, toplumun her kesiminin doğa koruma sürecine dahil olabileceğini kanıtlıyor.
Türkiye’nin ilk dijital su altı haritası olan bu uygulama, deniz canlılarını belgeleyerek yalnızca bugünü değil; gelecek nesillerin yaşam alanlarını da koruma altına alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın da destek verdiği proje, kamu-özel sektör-STK iş birliğinin deniz koruma çabalarındaki önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
Mavi Atlas, yalnızca deniz canlılarının izini süren bir uygulama değil; aynı zamanda insan ile doğa arasında kaybolmaya yüz tutmuş bağı yeniden kurma çabası. Her bireyin katkısıyla şekillenen bu dijital ekosistem haritası, denizlerin sessiz çığlığını görünür kılıyor. Bugün yapılan her kayıt, yarının korunmuş bir yaşam alanına dönüşebilir. Mavi Atlas ile atılan her adım, mavi gezegenin geleceğine +1 nefes daha kazandırıyor.
Benzer içerikler için tıklayın.