Atıklarla mobilya tasarımı, artık yalnızca ileri dönüşüm meraklılarına özel bir uğraş değil. Stackabl sayesinde herkes, çevrim içi ortamda bölgesel atık malzemelerle kendi mobilyasını tasarlayabiliyor. Geri dönüşümün ötesine geçen bu sistem, sürdürülebilirliği yaratıcı üretimin bir parçası haline getiriyor.
Tasarım dünyasında uzun süredir sürdürülebilirlik önemli bir gündem maddesi. Ancak çoğu zaman bu çabalar ya pahalı kalıyor ya da herkesin erişimine açık olmuyor. Stackabl, tam da bu noktada devreye girerek her seviyedeki kullanıcının çevre dostu bir üretim sürecine katılmasını sağlıyor. Kullanıcılar, üretim fazlası keçe gibi kaliteli malzemelerle oturduğu yerden sandalye, aydınlatma ya da koltuk tasarlayabiliyor.
Kanada merkezli Stacklab tarafından geliştirilen bu sistem, algoritmalar ve robotik destekle çalışıyor. New York merkezli tasarım galerisi Maison Gerard’ın da katkısıyla sistem yalnızca bir tasarım aracı değil; aynı zamanda ödüllü bir ileri dönüşüm modeli haline gelmiş durumda.
Stackabl Nedir ve Nasıl Çalışır?
Stackabl, mobilya tasarımında kullanıcıyı sürecin merkezine koyan çevrim içi bir konfigürasyon sistemi. Kullanıcılar, mevcut atık malzeme envanterine göre ürünlerini tasarlıyor ve gerçek zamanlı görselleştirmelerle nasıl görüneceğini anında görebiliyor.
İşte sistemin temel özellikleri:
-
Tamamen üretim fazlası atıklar kullanılıyor.
-
Tasarım portalı 2B ve 3B modelleme sunuyor.
-
Kullanıcı istediği renk, desen ve formda özelleştirme yapabiliyor.
-
Anında fiyatlandırma sayesinde süreç şeffaf ilerliyor.
Kullanıcı, üretim sürecine dahil olduğu için hem daha bilinçli bir tasarım süreci yaşıyor hem de ürünün oluşum süreciyle duygusal bir bağ kuruyor. Bu da sürdürülebilirliği yalnızca bir “etiket” olmaktan çıkarıp yaşanabilir bir gerçekliğe dönüştürüyor.
Gerçek Atık, Gerçek Mobilya: Bölgesel Üretimin Gücü
Stackabl, bölgesel üreticilerle çalışarak çevresel etkinin minimumda tutulduğu bir yapı kurmuş. Sistem, kullanıcının konumuna göre yakınlardaki üreticilerdeki atık keçe stoğunu göz önünde bulunduruyor. Bu sayede:
-
Nakliye süresi ve karbon salımı azaltılıyor,
-
Yerel üretici destekleniyor,
-
Kullanıcı malzeme kaynağı konusunda bilgi sahibi oluyor.
Bu yönüyle Stackabl, döngüsel ekonominin başarılı bir uygulaması. Atıklar çöpe değil; işlevsel, estetik ve kişiselleştirilmiş mobilyalara dönüşüyor.
Stackabl’ın sistemi, geri dönüşüm kutularında unutulan potansiyeli tasarıma entegre ediyor. Kullanıcılar bir yandan özgün bir ürün yaratırken, diğer yandan atık sorununa çözüm oluyor.
Stackabl ile Tasarlanan Atıklarla Mobilya Tasarımı Koleksiyonları ve Başarıları
Stackabl yalnızca bireysel kullanıcılar için değil, profesyonel tasarımcılar için de güçlü bir araç oldu.
Champalimaud Design, Drake/Anderson, Frampton Co, Laura Kirar Design gibi önemli stüdyolar Stackabl sistemi ile mobilyalar üretti. Bu ürünler:
-
2021’de Salon Art + Design (New York) fuarında sergilendi.
-
Green Good Design Award ve AZ Award gibi prestijli ödüller kazandı.
-
Stackabl’ın web sitesi üzerinden satışa sunuldu.
Bu koleksiyonlar, sistemin yalnızca sürdürülebilir değil, aynı zamanda yüksek tasarım değerine sahip ürünler ortaya koyabileceğinin de kanıtı oldu.
Sonuç: Atıklarınızla Tasarım Yapmak Artık Mümkün
Atıklarla mobilya tasarımı, Stackabl sayesinde herkesin erişebileceği bir deneyime dönüştü. Sadece ileri dönüşüm yapmakla kalmıyor; kişisel estetik anlayışınızı, çevreye duyarlı bir üretim sürecine dahil ediyorsunuz. Kullanıcılar için yaratıcı, eğitici ve dönüştürücü bir alan sunan sistem, sürdürülebilir tasarımın geleceğine dair umut verici bir model.
Hayal ettiğiniz mobilyayı üretmek için sıfırdan değil, arta kalandan başlayın. Stackabl ile bu mümkün.
Benzer içerikler için tıklayın.
