Greenwashing, yani çevre dostuymuş gibi görünen ancak gerçekte çevreye zarar veren uygulamaları gizleyen yanıltıcı pazarlama stratejileri, uzun süredir küresel ölçekte tartışılıyor. Bu tartışmaların en somut yansıması ise Fransa’da görülen ve enerji devi TotalEnergies’in mahkûm edilmesiyle sonuçlanan dava oldu. Fransa’daki mahkeme, şirketi “iklim konusunda yanıltıcı reklam” yaptığı gerekçesiyle suçlu buldu. Bu karar, sadece Fransa’da değil, tüm Avrupa’da greenwashing ile mücadelede tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Karar, Greenpeace, ClientEarth ve Friends of the Earth (Dünya Dostları) Fransa şubesi gibi üç çevre örgütünün Mart 2022’de açtığı dava sonucunda geldi. Davacılar, TotalEnergies’in karbon nötrlüğe ulaşabileceği yönündeki iddialarını, fosil yakıt üretimine devam ederken kullanmasının tüketiciyi yanılttığını savundu. Mahkeme, bu reklamların tüketiciyi “yanlış yönlendiren ticari uygulamalar” kapsamında değerlendirilebileceğine hükmetti.
TotalEnergies’in “Yeşil” Söylemleri Gerçeği Yansıtmadı
TotalEnergies, 2021 yılında markasını yeniden konumlandırarak adını “Total”den “TotalEnergies”e çevirmiş, rüzgar ve güneş enerjisine yaptığı yatırımları öne çıkarmıştı. Şirket, “2050’de karbon nötrlüğe ulaşacağız” ve “enerji geçişinde lider olacağız” gibi ifadeleri reklamlarında sıkça kullanmıştı. Ancak mahkeme, bu ifadelerin fiili durumu yansıtmadığını belirtti.
Karara göre, TotalEnergies’in gelirinin %97’sinden fazlası hâlâ fosil yakıtlardan geliyor. Mahkeme, bu nedenle reklam kampanyalarının tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olduğuna karar verdi. Şirketin, bir ay içinde bu ifadeleri tüm tanıtım materyallerinden kaldırması, kararı web sitesinde 180 gün boyunca yayımlaması ve kurallara uymadığı her gün için 20.000 euro para cezası tehdidi altında olduğu açıklandı. Ayrıca, Total Energies üç çevre örgütüne toplam 8.000 euro tazminat ve 15.000 euro mahkeme masrafı ödeyecek.
Avrupa’da Greenwashing’e Karşı Yeni Dönem
Çevre örgütleri, bu davayı “greenwashing ile mücadelede yasal bir zafer” olarak nitelendiriyor. Karar, yalnızca Total Energies için değil, tüm enerji ve sanayi devleri için güçlü bir uyarı niteliği taşıyor. Artık şirketlerin çevresel taahhütleri, yalnızca reklam söylemleriyle değil, ölçülebilir ve doğrulanabilir gerçeklerle desteklenmek zorunda.
Avrupa’da giderek artan düzenleyici baskılarla birlikte bu karar, şirketlerin “yeşil” imajlarını güçlendirme stratejilerini kökten değiştirecek gibi görünüyor. TotalEnergies davası, sürdürülebilirlik iletişimiyle gerçek operasyonlar arasındaki farkın artık hukuken sorgulanabileceğini açıkça ortaya koyarak, greenwashing çağının sonunun yaklaştığına işaret ediyor.
Benzer içerikler için tıklayın.