ABD Başkanı Donald Trump’ın ithalata yönelik sert tarifeleri, ülke genelinde fiyat etiketlerinin yeniden yazılmasına yol açtı. Walmart’tan Ford’a, adidas’tan Shein ve Temu’ya kadar birçok büyük marka, ürünlerinde yüzde 90’a varan zam ihtimalini gündeme aldı.
Trump’ın başlattığı yeni ticaret politikası, ithalat kalemlerine yüzde 10’luk temel vergi getirirken, Çin menşeli ürünlerde bu oran yüzde 30’a kadar çıkıyor. Çelik ve alüminyumda ise tarifeler daha da yüksek. Bu artan maliyet yükü, perakendecileri doğrudan fiyat yükseltmeye zorluyor.
Fiyat Güncellemelerine Giden Önde Gelen Markalar:
-
Walmart: ABD’nin perakende devi Walmart, 15 Nisan’da yaptığı açıklamada, özellikle Çin’den ithal edilen ürünlerde fiyat artışına gideceğini duyurdu. Fiyat farkları Mayıs sonunda hissedilmeye başlayacak, Haziran’da ise artışların daha da belirgin hale gelmesi bekleniyor.
-
Mattel: Oyuncak üreticisi Mattel, 6 Mayıs’ta fiyatlarını yükselteceğini açıkladı. Şirket, ürünlerinin yüzde 40-50’sinin 20 dolar altı kalmasını hedeflese de, küresel çapta oyuncaklar için sıfır gümrük vergisi çağrısı yaptı.
-
Best Buy: Elektronik ürünleriyle tanınan Best Buy da kısa süre içinde fiyatlarını yukarı çekecek firmalar arasında.
-
Nintendo: Switch 2’nin ön siparişlerini erteleyen Nintendo, konsolun fiyatını sabit tutsa da aksesuarlar için zam yapacağını açıkladı.
-
PlayStation (Sony): Sony cephesinde de fiyat artışları gündemde; şirketin zam kararı alması bekleniyor.
-
Shein & Temu: Uygun fiyatlı ürünleriyle bilinen Çin merkezli Shein ve Temu, artan operasyonel maliyetler nedeniyle 25 Nisan 2025 itibarıyla fiyatları yeniden düzenleyeceklerini duyurdu.
-
Stanley Black & Decker: Elektrikli alet markalarının çatı şirketi, Nisan ayında fiyat artışı yapan firmalar arasında yer aldı.
-
adidas: Gümrük tarifelerinin maliyetleri artırabileceğini belirten adidas, ABD pazarındaki fiyat politikalarında revizyon sinyali verdi. CEO Bjørn Gulden, 29 Nisan’daki açıklamasında, “Tarifelerin kesinliği yok; bu da bizi temkinli olmaya zorluyor,” dedi.
Trump’ın ticaret politikalarındaki sert duruşu, yalnızca ithalatı değil, markaların pazarlama ve fiyat stratejilerini de derinden etkiliyor. Artan maliyet baskısı, özellikle fiyat hassasiyeti yüksek tüketici gruplarında marka sadakatini tehdit ediyor. Bu dönemde markalar, yalnızca üretim ve tedarik planlarını değil, müşteri iletişim tarzlarını da yeniden şekillendiriyor. Tüketiciye “neden daha fazla ödediğini” doğru şekilde anlatmak, artık en az fiyat stratejisi kadar önemli. Şeffaflık ve güven temelli iletişim, bu yeni dönemin anahtarı haline geliyor.