Yapay zeka işsizlik etkisi, artık yalnızca bir tahmin değil; somut verilere yansıyan, hızla büyüyen bir gerçeklik. Üretken yapay zekâ teknolojileri iş dünyasında yaygınlaştıkça, çalışanlar bu dönüşümün faturasını ağır bir şekilde ödemeye başladı. Son raporlar, her ay binlerce kişinin işini yalnızca yapay zeka yüzünden kaybettiğini gösteriyor.
Peki, bu sessiz devrim iş gücünü nasıl dönüştürüyor? Hangi sektörler risk altında? Gençler ve yeni mezunlar için durum ne? Tüm bu soruların yanıtlarını aşağıda bulabilirsiniz.
Sadece Temmuz’da 10 Binden Fazla Kayıp
ABD merkezli danışmanlık şirketi Challenger, Gray & Christmas tarafından yayımlanan son rapora göre, Temmuz 2025’te 10 binden fazla çalışan, doğrudan yapay zeka nedeniyle işsiz kaldı. Raporda ayrıca, üretken yapay zekâ araçlarının 2024 yılı işten çıkarmalarının ilk beş nedeni arasında yer aldığı belirtiliyor.
Toplamda özel sektörde 806 bini aşkın iş kaybı yaşanırken, bu rakam pandeminin zirvesi olan 2020’den bu yana görülen en yüksek seviye olarak kayda geçti. En büyük darbeyi teknoloji sektörü aldı: Yalnızca bu sektörde 89 binin üzerinde işten çıkarma gerçekleşti. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre %36’lık artış anlamına geliyor.
Gençler ve Yeni Mezunlar İçin Zor Bir Dönem
İşten çıkarmalar kadar işe alım süreçleri de dönüşüm geçiriyor. Kariyer platformu Handshake’in verilerine göre, üniversiteden yeni mezunların başvurabileceği pozisyonlar bir yılda %15 azaldı. Buna karşılık, iş ilanlarında “AI” ifadesi geçen ilanların sayısı %400 artış gösterdi.
Bu durum, yalnızca deneyimli çalışanları değil, geleceğin iş gücünü oluşturacak gençleri de doğrudan etkiliyor. Yapay zeka bilgisine sahip olmayan adayların iş bulması, artık daha da zor hale geliyor.
Yapay Zeka İşsizlik Etkisi : Beyaz Yaka Alarm Veriyor
Yapay zekanın etkileri mavi yakadan çok, beyaz yakalı çalışanlar üzerinde yoğunlaşıyor. Otomasyona uygun işlerin çoğu, özellikle idari ve operasyonel görevlerde yer alan çalışanları kapsıyor.
Amazon CEO’su Andy Jassy, yakın gelecekte “yapay zekâ sayesinde kurumsal iş gücünde verimliliğin artacağını, bu durumun da istihdamda azalmaya yol açacağını” açıkça dile getiriyor. Ford CEO’su Jim Farley ise daha da net: “ABD’deki beyaz yaka çalışanların yarısı değiştirilecek.”
Şirketler, üretkenliği artırma hedefiyle yapay zekâ yatırımlarını hızlandırırken, aynı hızla personel azaltımına gidiyor. Bu da yapay zekanın yalnızca teknolojik değil, ekonomik ve sosyal bir kırılma noktası yarattığını gösteriyor.
Bir Gelecek Vaat Ediliyor, Ama…
Yapay zekanın getirdiği risklerin yanında, bazı vizyoner isimler bu dönüşümün fırsata çevrilebileceğini savunuyor. OpenAI CEO’su Sam Altman, gelecekte çalışmayan bireylere temel gelir sağlanabileceği bir modelin mümkün olduğunu söylüyor. Ancak bu, bugün işini kaybedenler için oldukça uzak bir ihtimal.
Bugünün gerçekliği ise çok net: Yapay zeka işsizlik etkisi, artık bir gelecek senaryosu değil, günümüzün meselesi haline geldi. İş dünyası yeniden şekillenirken, bu dönüşümden en çok etkilenen tarafın işçi sınıfı olması kaçınılmaz görünüyor.
Benzer içerikler için tıklayın.